Jüpiter en büyük gezegendir, buna uygun olarak, bolluk ve daha büyük ve daha geniş vizyonu yansıtır. Özgürlük, büyüme ve verimlilik özelliklerini ifade eder; ufkumuzu genişletir ve dünyayı dar bir bakış açısından görmemize neden olan sınırlardan ve kısıtlayıcı koşullardan bizi kurtarır. Onun özgürleştirici duygusu hareket etmeye, keşfetmeye, düşünmeye ve kendi irademizin gücünü takdir ederek eyleme geçmemize olanak verir.
Klasik kaynaklar Jüpiter’i ılımlı olarak tanımlarlar çünkü onun gökkubesi Satürn’ün soğutucu etkisiyle Mars’ın yanıcı gücü arasında konumlanır. Canlılığı tehdit eden hiçbir yokedici unsur getirmez, Bundan dolayı, “ısıtan ve nemlendiren” olarak tanımlanır, uyum içinde şeylerin büyümesini ve gelişmesini destekleyen özelliklerinin etkin birleşimi, büyümeyi ve artışı destekler. Bu yüzden Jüpiter “Büyük İyicil” olarak bilinir, onun temel doğası verimli ve yaratıcıdır. Hava elementi ile bağlantılı sanguien mizacı (kan) yönetir ve vücudun en büyük organı olan karaciğerde kendine yer bulur. Üretken etkisi nedeniyle, Bolluğun Tanrısı olarak bilinir; bereket sembolü, fiziksel, maddi, mental ve spiritüel ihtiyaçlar için hazır kaynak sunar.
Sanguine mizaca sahip olan Jüpiter, rahatlatıcı etkisiyle özgürlükçü bir gezegendir. Endişelerimizi dindirerek sınır duygumuzu ortadan kaldırır, bizi hayata karşı güven, iyimserlik ve yaşam sevinciyle doldurur. Korkudan dolayı ortaya çıkan sınırlar yıkıldığı zaman hayat daha renkli, daha ferah ve ilgimizi çekmek için bekleyen fırsatlarla dolu gözükür. Onun özgüven vaadiyle bir çoğumuz kendisini şanslı hisseder, risk almaya daha açık olur ve hayatı, bütünüyle katılmamız ve öz değerimizi şımartarak her fırsatı yakalamamız gereken bir oyun olarak görürüz. Jüpiter’in doğası büyütmek, arttırmak ve çoğaltmaktır. Onun aşırılığı, abartı, aşırı hoşgörü, savurganlık, sahte büyüme, gerçeği saptırarak sahte yükselme ve sahte sözler vermek ile bağlantılıdır.
Jüpiter’i çoğalmanın gezegeni olduğunu düşünür ve onun etkisi altında zenginleşmeyi bekleriz ama onun getirdiği fırsatlar daha fazla özgürlüğe sahip olduğumuzu düşünmemize ve kendimiz için hareket etmemize, normalde geleceğimizi ve seçimlerimizi tanımlayan kapalı seçeneklerle daha az sınırlandırılmaya dayanır. Böylesi özgürlük, ne yaptığımızın, neden yaptığımızın ve geleceğe yatırım yapmakla anında doyuma ulaşma ihtiyacını nasıl dengeleyeceğimize dair bilinçli farkındalığını gerektirir. Eğer ölçülü ve ihtiyatın değerini kabul etmezsek, mali başarısızlık, manevi tatminsizlik veya aşırılık ve bıkkınlığa eşlik eden depresyona yol açan fırsatları sömürme aptallığına düşeriz. Jüpiter intikama izin vermez ama kendi yıkımımızın mimarı olmamıza müsade eder, eğer onu çağırırsak bize kendimizi asmamız için yeterli ip verir. Cömert şölenlerin tedarikçisi olarak Jüpiter, kimin kendinden kaynaklanan özelliklerden dolayı, açgözlülükle ihtiyacını aşarak üzüleceğini bilir.
Bu sebepten bu gezegen, doğal adalet sembolüdür; bu adalet dışarıdan gelen bir adalet değil, kendi davranışlarımız sonucu gelen bir adalettir. Kendi hatalarımız için başkalarını suçlama fırsatından yoksun kalarak, kendi sorumluluğumuzu üzerimize almaya ve özgürlüğün bilinçli farkındalığın gözetiminde olmadığı zamanlar ne kadar yıkıcı olacağını görmeye zorunlu kılınırız. Jüpiter’in prensibi bilincin evrimidir. Bu nedenle filozoflar, dini liderler, hakimler, ahlaki değerleri kazananlarve daha yüksek prensiplerle yaşamayı arayan herkesin yöneticisi Jüpiter olarak bilinir. Sembolizmi, evcilleşmemiş doğasının dengesini arayan derin spiritüel esası, yaratıcı iradeyi onurlandırmayı ve daha yüksek akla hizmet etmeyi bekleyen ilahi aydınlanmayı içerir.
Jüpiter’in sembolü, ruhun temsili hilalin madde haçına demir atmasını gösterir, bu ilahi aydınlanmayla ilişkili olanın imzasıdır. Bu tür bağlantılar Jüpiter’e muhteşem bir itibar verir, bu yüzden Jüpiter kötü etkiler almamışsa güçlü etkileri kullanan, şeref ve itibarla yaşayanların genel belirleyicisi olur. Antik dönemlerde, kralların rahiplere özgü güçleri olduğuna inanılırdı. Çünkü krallar “İlahi irade”nin yeryüzündeki göstergesi olarak görülürlerdi. Hem rahipler hem de “İlahi Kral”, Jüpiter’in iyileştirici ve yatıştırıcı gücünün temsilcisi olarak dokunarak iyileştirme gücünü üstlenirlerdi. Modern tıp reçeteyi simgeleyen sembol kullanımında, bu inancın izlerini taşır. Eskiden bu sembol, hekimlerin Jüpiter’in iyileştirici güçlerini hastaya aktarılmasının bir parçasıydı. Benzer adet mahkemelerde sürdürülür, ifade vermeden önce Tanrı adına doğruyu söyleyeceğimize yemin ederiz. Bugünlerde onu İncil üzerine el basarak veriyoruz, eski zamanlarda bu yemini Jüpiter’in asasıyla yapıyorduk.
Yunan mitolojisinde Jüpiter, göklerin babası, günün efendisi, tanrıların kralı Zeus olarak geçer. Hiçbir yıldız onun kadar parlamaz; Venüs bazen ondan daha parlak olsa da, o sabah ve akşam görünüşüyle sınırlıdır ve asla göğün zirvesindeki Jüpiter gibi ışıldamaz. Jüpiter’in göksel parlaklığı, canlılık, güç, sağlamlık, ve özgür iradeyi betimler. Zeus tasvirlerinde genellikle, bugün hala kraliyet seremonilerinde değişmeden devam eden hükümdarlık sembollerini taşır. Defne yaprağından taç, yaratıcı kavrayışın ışığının sembolüdür; asa ilahi ilhamın yeryüzüne inişini gösterir. Zeus için bu, sık sık aydınlatma gücüne sahip olan veya müthiş kozmik gücüyle yok eden yıldırımlarla yer değiştirir. Zeus özgür aşıktı, kurallara boyun eğmeyen, hoşgörülü, çocuk sahibi olmada oldukça verimli ve her fırsatı adil yada gayri ahlaki olarak değerlendirmeye hazırdı. Fakat o aynı zamanda adaletin efendisidir. Mitleri özgürlüklerin bize seçenekler sunduğunu anlatır ama seçimlerin kaosa neden olabileceğinin derslerini gösterir. Eğer özgürlüğü ustalıkla kullanmazsak, bu bizim kendi yıkımımızın kaynağı olabilir ve sonunda eski kısıtlanmalara dönmemezin nedeni olur.
JÜPİTER’İN YÖNETİCİLİKLERİ
Jüpiter’in gündüze ait ikamesi Yay ve geceye ait ikamesi Balık’tır. İlki (Yay) Güneş’in burcu Aslan’a üçgen yapar, sonraki (Balık) aynı açıyı Ay’ın burcu Yengeç’le yapar. Bu nedenle bu burçlar, verimlilik ve uyumu sembolize eden gezegenin kendilerini kolayca ifade ettikleri burçlardır. Jüpiter Yay burcunda canlılık ve solar prensibin aktif belirtisiyle, Balık burcunda lunar prensibin onarıcı ve yansıtıcı özellikleriyle renklenir. Gündüze ait bir gezegen olmasıyla, aktif ifadeye en uygundur, Jüpiter Yay burcunda olduğunda Balık burcuna göre daha net ve doğrudan etki gösterir.
Jüpiter Yay’ın enerjisi daha sıcak ve kurudur, daha aktifdir ve kendi kendine yeter. Nemli mizacı empati ve diğerlerinden kolay etkilenmeyi tanımlar, bundan dolayı Jüpiter’in kuru olduğu yerde, daha fazla özbilinç ve bağımsız ilgiler üzerine odaklanma vardır. Jüpiter Yay burcunda açık olmayı ve dürüstlüğü tanımlar ama nezaket ve hassasiyetten yoksun “kim takar” tavrını ortaya çıkarabilir. Sıcaklıkta artış, heyecan ve keşif, özgürlük ve hayata aktif katılım için can atan huzursuz bir enerji verir. Enerji şiddetlidir ve diğerlerinin ilgisini kendine çeker, ama genellikle bir odak noktasına yöneliktir.
Balık burcunda Jüpiter’in enerjisi soğumuş ve nemlenmiştir, empati ve hassasiyet artar ve keşfetme dürtüsü özümsenir, içe yönelir. Jüpiter’in toleransı bu burçta diğerlerinin özgürlük ve felsefi haklarına büyük bir merhamet göstererek ortaya çıkar. Dikkat çekici değişken bir duygu vardır ve enerji daha az odaklıdır. Enerjinin huzursuzluğu, değişen modlar ve dışarıdaki olaylara fırsat verince güdüler olarak açığa çıkar. Burada gizli ifadeler isteyen kompleks etkilerin daha geniş idrakı vardır. Bu burçta daha az odaklanmış olması, Jüpiter’in iradi özgürlüğünün bir yönde uygulanmasından yoksunluk, kaos ve karmaşa getirebilir.
Gözlemlenebilir Özellikleri;
Jüpiter, geniş fikirli ve toleranslı kişiyi tasvir eder, buna sık sık onun göz alıcı kalmasını sağlayan göze çarpan mizah duygusu eşlik eder. Eğer Jüpiter asalet kazanmışsa ve iyi konumdaysa, bu insanlar onurlu, güvenilir, bilge, yüce gönüllüdür, gücü ve etkiyi elinde tutan ama tutumlu kullanarak, diğerlerine kendi yollarında en iyi yöntemle hareket etmeleri için yeteri kadar alan sunar. Jüpiter, elemanının özgün içgörüsünü nedeniyle işe aldığının bilincinde olup, onu kendisini eksiksiz anlatması için yüreklendiren özgürlükçü patronu veya çocuğa kendi ahlak duygusunu keşfetmesi için yeteri kadar özgürlüğün verilmesine inanan ebeveyni temsil eder. Güvenen ve güvenilir bir kişiliği vardır, diğerlerine karşı hoşgörülü ve cömerttir.
Jüpiter tipleri genellikle olan her şeyin arkasında temel bir anlam olduğuna inanır, bundan dolayı kadere inanır ve kaderin kendi isteklerini desteklemesini beklerler. Spiritüel bir açıklığa sahiptirler fakat genellikle nedensiz boyun eğmeyi içeren dini dogmalardan kaçınırlar. Renkli bir karakterleri vardır, hoş sohbettirler, iyi konuşmacıdırlar.
Modern astroloji Jüpiter’i kendine aşırı güvenen, aşırı şamatacı, huzursuz, gürültülü ve ilgi arayan insan olarak kabul eder. Fakat bunlar kötü etki almış Jüpiter’in işaretleridir. Jüpiter’in daha yüksek amacı tevazu yoluyla denge uyandırmak ve aşırılıkların önlemektir. Bundan dolayı Lilly, iyi konumlanmış Jüpiter’i terbiyeli, sağduyulu, minnettar, faziletli, yardımsever ve dindar olarak tanımlamıştır. Bu terbiyelilik, kendini insanların yüzüne fırlatma ihtiyacı duymayan bir özgüvenin mütevazı dışavurumundan gelir. Güçlü fakat düşük asaletli Jüpiter, özgüven ve bağımsızlık eksikliği gösterir. Bu kişi kendi adına büyük resmi görmek için savaşan, başkaları tarafından belirlenmiş yapılara bağlıdır.
Fiziksel tanımlamada Jüpiter Belirtisi, dik duran, uzun boylu bir kişiyi gösterir. Cilt temiz, yüz oval veya uzun ama etlidir, alın yüksektir. (Lilly genellikle kaşlar arasında büyük boşluklar olduğunu belirtir.) dişler iri ve düzgündür. Saçlar yumuşak, parlak ve kalın, tipik olarak koyu kestane veya açık kum rengi, erkeklerde sakal gürdür. Karnı kısmı geniş ve derin ve bacaklar güçlü ve orantılıdır. Ayakları büyüklüğünden dolayı kaba olarak tanımlanabilir. Genel görünümü toplamda alımldır, dürüst ve güvenilir bir izlenim verir. Jüpiter su burçlarındayken daha etli ve şişman yapı, hava burçlarında uzunluk, ateş burçlarında iken kıvırcık saç verir.
Jüpiter tarafından belirlenen meslekler ve insan tipleri tüm din figürleri ve rahip rolündeki rolleri içerir. Bunlar, organize olmuş bir din içinde olanları (vaizler, piskoposlar, katolik papazlar) veya spiritüel ve doğal fenomenin gizli anlamalarını açığa çıkarmaya çalışanlardır (rüya yorumlayıcıları, psikanalistler, astrologlar gibi).
Jüpiter, koruma, konfor ve rahatlama getiren, doktorları, şifacıları, terapistleri ve bilgiye ulaşmaya çalışan, bilhassa felsefe, teoloji ve hukuk alanında, prensipleri anlama arayışında olan akademisyenleri, üniversite öğrencilerini, öğretmenleri ve profesörleri belirtir. Bu açıdan ayrıca yayıncıları, kitap veya eğitim materyallerinin yayınını yönetir. (Gazeteler Merkür’ün yöneticiliği altındadır.)
Jüpiter’in prensibi büyütmek ve genişletmek olduğundan, ünü ve halkın ilgisini belirtir. Sık sık ünlülerin haritasında göze çarpar ve reklam, imaj yaratımı, halkla ilişkiler ve pazarlama ilgili mesleklerde etkili çalışır. Kötü etki altındaysa, yanlış hareketlerinden dolayı kötü ünü işaret edebilir. Jüpiter’in genişleten özellikleri maceracıları, girişimciler, risk alanları, yatırımcıları ve kâşifleri yönetmesinde ortaya çıkar.
Jüpiter asalet sahibi olduğunda zengin ve güçlü insanları veya toplulukları etkileyen kararları üstlenmenin sorumluluğunu taşıyan olgun yargılar veren, genellikle senatörler, meclis üyeleri, bakanlar ve politikacıları gösterir. Toplumda dengeyi ve adaleti muhafaza etmekle ilişkilerinden dolayı hukukçuları, avukatları, medeni hukuk uzmanlarını gösterir.
İyi şans ve kısmet ile ilgili olduğundan, Jüpiter’in kumarla alakası vardır, özellikle at yarışlarıyla. Sporlarda ve yarışmalarda kazananı gösterir, ödül, başarı sembolüdür. Kötü etki altında olduğunda, hileyi (gerçeği abartarak saptıranları), sarhoşları belirtir.
Genellikle dostları ve müttefikleri, hayırseverleri ve hâlâ yaşam enerjisi yüksek, dürtüsel davranış içgüdüsünün deneyim ile değiştirilen olgunluk çağındaki erkekleri işaret eder. Geleneksel metinlerde Jüpiter’e, manifaturacıları, lüks malzemelerin ticaretin yönetimi verilir.
Jüpiter tarafından yönetilen yerler Kutsal yerleri ve tapınakları, kiliseleri, adak yerlerini içerir. Bilginin verildiği yerler, üniversiteler, kütüphaneler,kolejler, konferans salonlarını, meclisi, parlamentoyu, meclis salonlarını, toplantı odaları, adalet ve hukuk dağıtan mahkeme ve yapılarını, maddi zenginlikle ilgisinden dolayı bankaları gösterir.
Jüpiter etkileyici mimariye, olağanüstü yapıları işaret ede Lilly bu yerlerin muntazam ve sevimli olduğunu söyler. Jüpiter büyük vahşi hayvanları yönettiğinden Barbara Watters hayvanat bahçelerini akla getiri ama bu daha çok korunan hayvanları özgürce dolaştığı yerlerle ilgilidir. Balinaları ve Balık burcunda deniz kuvvetlerini belirtir.
Jüpiter ayrıca ince, etkileyici mimariye, harika ayrıntılara ve etkileyici yapılara sahip yerleri, sarayları gösterir. Jüpiter’de sınırlandırıcı veya cafcaflı şeyler bulunmaz, o genellikle akla açık alanları, görüşü, ışığı ve doğal bereketi getirir – gür bitkilerle dolu bahçeleri, açık alanları, dağları. Lilly ‘temiz ve tatlı yerler’ der. Jüpiter iri hayvanları yönettiği için Barbara Watters hayvanat bahçelerinin, av alanlarının bu gezegen tarafından yönetildiğini ileri sürer, ancak eğer hayvanlar koruma altındayken serbestçe dolaşabiliyorsa gezegenin anlamlarına daha yakındır. Jüpiter balinaları gösterir ve balık burcundayken geminin kuvvetli olduğuna işaret eder.
Jüpiter evin içinde gardıropları, kıyafetlerin, mücevheratın ve pahalı kişisel malların saklı olduğu yerleri gösterir. Jüpiter bizi rahat ve neşeli yapan içecekleri ve şarabı yönettiği için, şarap mahzenleri, içki dolapları onun yönetimindedir. Ayrıca yiyeceklerin saklandığı yerleri, özellikle teneke dolapları da gösterir, sağlığı yönettiği için ilaç dolapları, lüksü ve kendini şımartmayı temsil ettiği için banyoda kokuların ve esansların saklandığı yeri gösterir. Oturma odasında veya koridorda güçlü, sağlıklı bir bitkinin veya bir sarmaşığın olduğu yeri, buda heykeli, haç veya kristaller gibi dini veya ezoterik anlamı olan eşyaların yakınlarını, zengin bir renkle parlayan bölümleri gösterir. Jüpiter kalayı yönetir ve ahşapla yakın bir bağlantısı vardır, özellikle meşe, dişbudak, kayın ve fındık ağacını temsil eder, bu yüzden bu maddelerden yapılmış mobilyalar veya ev eşyaları onun yönetimi altındadır.
Jüpiter ile ilişkilendirilen tatlar ve aromalar, tatlı veya ekşili tatlıdır ama her zaman ılımlı ve zararsızdır. Lezzetli, hoş, konfor veren ve rahatlatıcı hisleri yönetir. Ahenkli, zengin, ilham veren ve meditasyonel ses yayar. Jüpiter’e atfedilen otlar, rahatlatır, yatıştırır, gevşetir. Şifa prensibini yönettiğinden bitkiler şifalıdır. Meyvaların genel yöneticisidir ve Venüs ile beraber yumuşak ve tatlı meyvaların ve çiçeklerin yöneticiliğini paylaşır (kalın kabuklu olmayan meyvalar, elmalar, armutlar, şeftaliler, çilekler gibi). Bitkileri genellikle tatlı kokar ve uzundur (geleneksel metinlerde hafif ve rüzgarla tohumlarının uçtuğun iddia edilir) veya besleyici değeriyle bilinir.
Diğer bitkiler hazma yardımcı olur ve tıkanmayı ortadan kaldırır, akciğerleri veya karaciğeri temizler, veya insanı neşeli yapar. Birçok bitkinin içinde Jüpiter’in yönettiği rahatlatan ve özgürleştiren özellikler vardır. Örneğin, insan ruhunu keyiflendirmesiyle bilinir ve hiç şüphesiz Jüpiter üzümleri, kuru üzümleri ve şarabı yönetir.
Jüpiter arı ve balla ilişkilidir ve bundan Jüpiter’in dişbudak ağacı ile olan ilginç bağlantısı da vardır, Dişbudak ağacı ürünü olarak bilinen bal gibi yapışkan reçineleri taşır. Yunanistan’ın bir kısmında müshil olarak satılmaya devam etmektedir. Ama eski dönemlerde bu balla karıştırılmış ve bazı besleyici özellikleri olduğuna inanılmıştır. Bu, insanların meşe palamutu ve bal ile beslendikleri Altın çağ efsanesinde ortaya çıkar. Meşe palamutu ağacının ürünleri Zeus’a ithaf edilir veya adanırdı ve bundan dolayı eski çağ insanı da Jüpiter’in spiritüel etkisinin gözlemlendiği söylenir. Klasik mitolojide Zeus’un süt ve dişbudak ağacının gıdasıyla yetiştiği söylenir. Jüpiter ayrıca meşeyi yönetir, ilimce yüksek ve diğer ağaçlardan daha fazla aydınlatmasıyla ünlüdür. Meşenin güçlü kökleri ışık gücünün yansımasını gösterir, şeklini ve formunu yansıtır.
Deborah Houlding
Çeviren : Gülden Bulut, 2014