Bir kimsenin doğum haritasına baktığınızda kişiliğinde ifade edilen gezegensel enerji ile haritasında ifade edilen enerji arasındaki tutarsızlık karşısında şaşkınlığa kapıldınız mı? Örneğin, yoğun bir Satürn vurgusuna sahip harita sahibi alışılmadık derecede bir Jüpiter kişiliğine sahip mi?  Ya da çekingen vurgulu bir haritaya sahip birinin kendine güvenen bir şekilde mi davranıyor?

Bu gibi farklılıkların yanlış yorum gibi birçok nedeni vardır. Ancak bundan sorumlu olduğunu düşündüğüm bir faktör, astrologların “durağan” dedikleri şeyi içeriyor. Herhangi bir temel astroloji kaynağında bu terimi arayın ve genellikle bir gezegenin ön değiştirmeden önce nispeten yavaşladığını veya geriye  veya ileri gitmeye başladığını söyleyecektir.  “Station” durumunu “durağan” olarak düşünmeliyiz.

Fakat birçok astrolog, öncelikle gezegenin ne zaman ve nerede yön değiştirdiğini anlatırlar ama durağan noktası daha önemli olabilecek başka bir anlam seviyesine sahiptir. Neden? Çünkü yavaşlama ve görünüşte durma noktasına gelme sürecinde, o gezegenin etkisi çarpıcı bir şekilde artar, ilk öğretmenlerinden birinin “markalama demiri” etkisi dediği şeyi yaratır. (ineklerin (veya başka hayvanların) üzerine çiftliğinizin ya da markanızın izini oluşturmak için kullanılan demir çubuk.) Basit bir benzetme olarak, kendinizi yeni dökülmüş çimento yüzeyinde çok hızlı bir şekilde yürürken hayal edin. Hiç şüphe yok ki, o yüzeyde yürürken derinlere batmayacaksınız. Ancak, bu yüzeyin ortasında durup bir veya iki dakika boyunca hareketsiz durursanız, ayaklarınız daha derin bir şekilde batar ve daha belirgin bir etki yaratır.

Durağan gezegenler böyledir. Gezegen zodyakta daha uzun bir süre boyunca bir nokta işgal ettiğinden, burcunuz üzerinde normalde olduğundan daha derin bir izlenim bırakma şansına sahiptir. En önemlisi, sadece o gezegenin enerjisini güçlendirmekle kalmayacak, aynı zamanda diğer gezegenlerde oluşturduğu herhangi bir açı da vurgulu olacaktır. Bu basit gerçeği kavramak, astroloji pratiğinizde çarpıcı sonuçlar doğurabilir ve durağan noktaların gözden kaçan noktaların araçları arasında olduğuna inanmamı sağladı. Bu bölümde yapacağım şey hem kişisel haritalarda hem de mundane, sosyo-kültürel haritaların yanı sıra öngörü için durağan gezegenlerin bazı etkilerini incelemektir. Öncelikle doğum haritasındaki rollerine bakalım.

Natal Haritalarda Durağan Noktalar

Haritalara bakıldığında, birçok astrolog doğal olarak bir gezegenin geri veya direkt harekette olup olmadığını kontrol eder. Çok azı bu gezegenin “durağan bölge” olarak adlandırılan alanda olup olmadığını inceler. Bugünlerde bizim için hesaplamaların çoğunu modern bilgisayarların yapması ve efemerise bakma ihtiyacını ortadan kaldırması nedeniyle, bu gözetimi doğal olarak kontrol eder, ancak çalıştığınız haritaların çoğunda, herhangi bir gezegen durağan bir dönemi içinde yer alan hiçbir gezegeni içermeyebilir.

Ancak içerdiğinde, kişinin yaşamına ek bir netlik ve içgörü sağlayabilir. Modern bilimin en önemli mucitlerinden Nikola Tesla’nın durumunu düşünün. Elektrik ve diğer görünmez güçleri anlayışı o kadar derindi ki, bazıları tarafından bir bilim insanından ziyade bir mistik olarak görülmeye başlandı. 10 Temmuz 1856’da Hırvatistan’ın Smiljan kentinde (0.00 AM LMT) doğdu. Haritasında Neptün’ün 20 derece Balık olduğunu ve Güneş’ine üçgen yaptığını, geniş orbla Merkür’üne kare ve 1. evinde Uranüs’e sekstil açı oluşturduğunu görüyoruz. Tüm bu faktörler sezgisel ve yaratıcı bir kişilik gösterir – ancak olağanüstü bir şey olması gerekmez.  Ancak efemeriste doğduğu gün 10 Temmuz 1856′ haritasını açtığımızda, Neptün’ün durağan olduğunu ve O yılın 13 Mayıs’ından 4 Ağustos’una kadar aynı zodyak derecesini işgal ettiğini görüyoruz (21 ila 25 Haziran arası aynı derecede ve dakikada). Kısacası Tesla, durağan Neptün etkisinde doğdu. Bu, onun doğum haritasında  açılarıyla birlikte Neptün’ün önemini önemli ölçüde arttırır. Doğanın güçleri hakkında çok sezgisel bir akıl sahibi olmasına şaşmamalı (Boğa burcundaki 1. ev Uranüs’e sekstili) – tıpkı Thomas Edison (Tesla’nın Neptün’ü Merkür’üne kare olması gibi meslektaşlarıyla olan ilişkisinde acı hayal kırıklıkları yaşamasına şaşmamalı.

Bu noktalar göz önünde bulundurularak, durağan  gezegenle doğan tanınmış kişilerin bazı vakalarına bakalım (Tabii ki, Güneş ve Ay’ın asla geri gitmediğini hatırlayın). Önemli bir not: Merkür veya Venüs gibi daha hızlı hareket eden gök cisimleri söz konusu olduğunda, bir gezegen sadece birkaç gün boyunca yavaşlar ve aynı zodyak bölgesini işgal eder, oysa Pluto gibi daha yavaş hareket eden gök cisimleri söz konusu olduğunda bir gezegen yön değişiminin her iki tarafında bir veya iki ay için aynı temel derecede kalabilir. – ve yedi veya sekiz gün boyunca aynı derece ve dakikayı işgal edebilir. Sonuç olarak, dış gezegen durağanlarına daha hızlı hareket eden cisimlerinkinden daha geniş bir yatağa izin veriyorum. Bunu söyledikten sonra, haydi başlayalım.

Durağan Merkür

Merkür durağanda doğan bireyler, zihin ve iletişim üzerine yüksek bir vurgu gösterirler. Zodyak burcuyla birlikte değerlendirildiğinde bu ifadede de daha fazla ipucu verir.

*Galli şair Dylan Thomas, 27 Ekim 1914’te, tam olarak Merkür Akrep burcunda durağandayken doğarken, Amerikalı şair John Berryman, iki gün önce Merkür durağan etkisi altında doğdu.

*Hillary Clinton, 26 Ekim 1947’de, Merkür’ün Akrep’te durağan olduğu ve bir gün önce geri harekette olduğu zaman doğdu.

*Medya yorumcusu Chris Matthews, 17 Aralık 1945’te tam olarak Merkür Yay burcunda durağanda doğdu.

*Sovyet diktatör Joseph Stalin 18 Aralık 1878’de doğdu, tıpkı Merkür stratejik Oğlak burcunda durağandı ve sadece bir gün önce geri harekette idi.

*Arketip psikoloğu James Hillman 12 Nisan 1926’da doğdu. Merkür Koç’ta durağandı ve ertesi gün direkt hareketine döndü.

*Film yapımcısı ve iş adamı George Lucas, 14 Mayıs 1944’te doğduğunda tam olarak Merkür Boğa burcunda durağandı ve ertesi gün direkt hareketine döndü.

Durağan Venüs

Venüs durağanda doğan bireyler, çoğu zaman sanata belirgin bir ilgi duyarlar, dünyadaki zevkleri takdir eden veya yaşamı boyunca sosyal etkileşim sergilerler.

*Aktör, yapımcı lothario Warren Beatty, 30 Mart 1937’de doğdu. Venüs Boğa burcunda geri hareketinden durağan haline döndü.

*Aktör Robert De Niro, 17 Ağustos 1943’te Venüs’ün Başak’ta geri gitmesinden iki gün sonra doğdu.

*Şarkıcı Chaka Khan, 23 Mart 1953 tarihinde, Venüs ve Uranüs’ün durağandayken doğdu.

*Şarkıcı Amy Winehouse, 14 Eylül 1983’te Venüs ve Neptün durağan konumdayken doğdu.

*Rönesans sanatçısı ve heykeltıraş Michelangelo, 6 Mart 1475’te tam da Venüs’ün Koç burcunda durağandayken doğdu ve ertesi gün geri harekete döndü. Satürn de neredeyse hareketsizdi, 10 Mart’a direkt hareketine devam etti.

Durağan Mars

Durağan Mars ile doğan bireyler, kişiliklerinde güç ya da atılganlık gösterirler ve bazen de bir cinsel cazibe sergileyebilirler. Eğer zorlu konumdaysa kişisel veya mesleki yaşamlarında öfke veya güç mücadeleleriyle ilgili sorunlar yaşayabilirler.

*Led Zeppelin gitaristi ve okült meraklısı Jimmy Page 9 Ocak 1944’te Mars ve Neptü n durağan konumda doğdu.

*Latin oyuncusu Chita Rivera, 23 Ocak 1933’te, Mars durağanda doğdu.

*Soul şarkıcısı Otis Redding, 9 Eylül 1941’de Mars, Uranüs ve Satürn’ün üçlü durağanında doğdu.

*Savaş zamanı başkanı Franklin Delano Roosevelt, 30 Ocak 1882’de doğdu. Mars İkizler burcunda durağan ve Midheaven’in yakınında yerleşmişti.

*Yazar James Joyce 2 Şubat 1882’den üç gün sonra doğdu, aynı gün Mars iletişimsel İkizler’de direkt hareketine devam etti.

*ABD Başkan adayı Bernie Sanders, 8 Eylül 1941’de Mars, Uranüs ve Satürn’ün durağanında doğdu.

*Medya şirketi Rupert Murdoch, 11 Mart 1931’de, hem Mars hem de Jüpiter’in Yengeç burcunda durağan pozisyonunda doğdu.

*Psikolog Carl Jung, 26 Temmuz 1875’te, 1 gün önce direkt harekette olan Mars Yay durağanda doğdu.

Durağan Jüpiter

Jüpiter durağanda dünyaya gelmek, daha dinsel veya ideolojik bir eğilim ya da birinin işinde veya kişisel yaşamında daha geniş bir vizyon sergilemesi olarak ortaya çıkabilir.

*Dalai Lama, 6 Temmuz 1935’te Akrep’teki Jüpiter durağan etkisinde doğdu.

*İş adamı Donald Trump 14 Haziran 1946’da Jüpiter ve Neptün durağanda doğdu.

*Adolph Hitler, 20 Nisan 1889’da Oğlak’taki Jüpiter durağan olduğu sürenin ortasında doğdu. Hitler’in siyasi özlemleri geniş olmasa da tüm gezegeni fethetmek ve bin yıl sürecek bir “Üçüncü Reich” yaratmaktan başka bir şey içermiyordu.

*Tartışmalı dini lider Louis Farrakhan (doğum adı Louis Eugene Wolcott), 11 Mayıs 1933’te doğdu, tam olarak Jüpiter’in Başak’ta durağan olması, Neptün kavuşumlu ve Güneş’e üçgen açı yapması)

*Aktör Tom Cruise, 3 Temmuz 1962’de doğdu,  Jüpiter’in hali hazırda Neptün ve Güneş’e görkemli bir üçgen yapıyordu.

*Deneme yazarı ve şair Ralph Waldo Emerson, 25 Mayıs 1803’te doğdu. Bir gün sonra Jüpiter Başak burcunda direkt hareketine başladı.

*Marlon Brando, 3 Nisan 1924’te Yay burcundaki Jüpiter’in bir durağan pozisyonunda doğdu.

Durağan Satürn

Durağan Satürn sırasında doğan bireyler genellikle azim ve disiplinleri ile dikkat çeker ve profesyonel veya duygusal yaşamlarında “geç çiçek açan” olabilirler. Bazen kişiliklerinde altta yatan bir ağırlık taşıyorlar gibidirler, ama aynı zamanda şaşırtıcı bir derinlik ortaya çıkarabilirler.

*Dick Cavett, 19 Kasım 1936’da doğdu, aynı gün Satürn, Balık burcuna direkt harekete geçti ve Başak’ta Neptün’e karşıt yaptı. Hem komedyen hem de talk-show sunucusu olarak beğeni toplamasına rağmen, Cavett sonraki yıllarda yaşam boyu depresyonla mücadele ettiğini itiraf etti.

*TV yorumcusu, sosyal savunucu ve eski Beyaz Saray danışmanı Bill Moyers, 5 Haziran 1934’te Satürn ve Jüpiter’in durağanında doğdu.

*Aktör Liam Neeson, 7 Haziran 1952’de tam olarak Satürn ve Mars’ın durağanında doğdu. Neeson’un altmış yaşlarında en büyük gişe başarısını kazanması manidar.

*Oyuncu Gillian Anderson (X-Files’ın ajanı Scully) 9 Ağustos 1968’de Satürn ve mistik Neptün durağanında doğdu.

Satürn büyük başarı getirebilir – ancak bazen bu iki örnekle kanıtlandığı gibi büyük düşüşler de vardır: komedyen Bill Cosby, 12 Temmuz 1937’de Satürn Koç durağınında (atılganlık ile ilişkili burç olan Koç) 18 Eylül 1971’de Satürn’ün İkizler’de (kısa mesafeli seyahat ile ilişkili İkizler) geri harekete  gelmesinden sadece bir gün önce doğmuş dopingli bisikletçi Lance Armstrong.

Durağan Uranüs

Durağan Uranüs etkisi altında doğan bu kişiler, kişisel özgürlük ve kendini ifade etme konusunda güçlü bir ifade gösterirler. Kişisel gezegenlere olan açılara veya doğum haritasındaki yerleşime göre sosyal reformlar ve ilerici sosyal değişimlerle ilgilenebilirler veya diğer uçta, başkalarına bakmaksızın bencilce kendi kurallarına uyan aşırı özgür kişiler gibi davranabilirler.

*Başkan Abraham Lincoln 12 Şubat 1809’da doğdu, aynı gün Uranüs yön değiştirirken Merkür ve Plüto üçgen açı yapıyordu.

*Ünlü biyolog Charles Darwin, Lincoln ile aynı günde doğdu ve evrim teorileriyle hem bilimsel hem de dini çevrelerde kültürel bir devrim yarattı.

*Başkan John F.Kennedy, 29 Mayıs 1917’de Kova’daki Uranüs’ün ve Boğa’daki Merkür’ün durağan pozisyonunda (her ikisi de birbirine kare oluştururken) doğdu.

*Napolyon Bonapart 15 Ağustos 1769’da doğdu, bir gün önce durağan Boğa burcundaki Uranüs’ün dış üç gezegenle büyük üçgen açı kalıbı oluşturuyordu.

*Şarkıcı ve müzisyen (Nine Inch Nails) 17 Mayıs 1965’te tam olarak Uranüs’ün Başak’ta durağanken (Pluto’yla kavuşumda, Satürn’e karşıtken ve İkizler’deki Venüs/Jüpiter’e kare) doğdu.

*Rock şarkıcısı Marilyn Manson (gerçek adı Brian Hugh Warner) 5 Ocak 1969’da doğdu, Durağan Uranüs’ü Jüpiter’le kavuşumda ve Merkür’le üçgen açı yaparken doğdu.

*Pop şarkıcısı Lady Gaga, 28 Mart 1986’da doğdu, Uranüs Yay’da durağandı ve Venüs’e üçgen ve Merkür’e kare yapıyordu.

*Elvis Presley, 8 Ocak 1935’te, Koç’taki Uranüs’ün durağan pozisyonunda doğdu. Pluto, Merkür, Venüs ve Güneş’i içeren çok gezegenli bir T-karenin odak noktasıydı.

*Film yapımcısı Alfred Hitchcock 13 Ağustos 1899’da doğdu, durağan Uranüs Yükselen ve Midheaven ile büyük bir üçgen oluşturuyordu.

*Başkan Yardımcısı Dick Cheney 30 Ocak 1941’de doğdu, Uranüs Midheaven yakınında Boğa’da durağandı. Her ne kadar sadık bir muhafazakâr olsa da, Cheney iş ve politika konularında kendi yolunu çizen ‘yalnız bir kurt’ olarak ün kazandı.

Durağan Neptün

Durağan Neptün, kişisel gezegenlerle yaptığı açıya ve haritadaki yerleşimine bağlı olarak, kişide sanat, maneviyat veya insani kaygılara – veya daha olumsuz olarak, kaçışa, kendini yanıltmaya veya mesih tarzı eğilimlerine karşı duyarlılık gösterebilir.

*Bhagwan Shree Rajneesh (“Osho” olarak da bilinir) 11 Aralık 1931’de Neptün, Jüpiter ve Merkür durağanken doğdu.

*Sadece dört gün sonra, Marshall Applewhite, 17 Mayıs’ta, Neptün durağan etkisi altında doğdu (Merkür’e üçgen, Güneş’e kare açı oluşturuyordu).

*Film yönetmeni (Altıncı His) M. Night Shyamalan 6 Ağustos 1970’de doğdu, Neptün Akrep’te durağan ve Boğa’daki Satürn’e karşıttı.

*Şarkıcı Rod Stewart, 10 Ocak 1945’te Neptün ve Jüpiter’in (Jüpiter, Oğlak Güneş’ine üçgendi) durağan pozisyonunda doğdu.

*Yazar J.K. Rowling, 31 Temmuz 1965’te Akrep’teki Neptün’ün durağan pozisyonun sırasında doğdu.

Durağan Pluto

Kişisel gezegenlerle açılarına veya haritadaki yerleşimine bağlı olarak, durağan Pluton’un etkisi altında doğan bireylerin yaşamlarında hem tutku hem de arzu, onları yaratıcılıkla ve manevi başarı zirvelerine çıkarabilirken veya öfkenin ve umutsuzluğun derinliklerine düşerebilir.

*Şarkıcı Neil Young, Pluto’nun geri harekete dönmesinden bir gün önce 12 Kasım 1945’te doğdu, Güneş ve Yükselene kare, Ay’ına kare ve Merkür’üne üçgendi.

*Norveçli maceracı (“Kon Tiki” keşif gezileri) Thor Hayerdahl, 6 Ekim 1914’te Pluto ve Jüpiter durağanda doğdu.

*En çok izlenen TV dizisi 24’ün yıldızı Kiefer Sutherland, 21 Aralık 1966’da Pluto durağanda doğdu.

*Vizyon sahibi sanatçı Alex Gray 29 Kasım 1953’te doğdu, Durağan Pluton Venüs’e kare ve Neptün ve Jüpiter’e altmışlık yapıyordu.

*Besteci Johann Sebastian Bach 31 Mart 1685’te doğduğunda, Pluto durağandı ve Venüs ve Merkür’e dar bir üçgen açı oluştururken, Güneş, Yükselen ve Jüpiter’i kare açı yapıyordu.

*Çok farklı bir müzisyen Rolling Stones’dan Bill Wyman 24 Ekim 1936’da doğdu, durağan Pluto’su Akrep Güneş’ine bir kare ve Venüs’üne üçgen oluşturuyordu.

Durağan Gezegenlerin Öngörüdeki Rolü

Öngörü odaklı astrolog için en büyük zorluklardan biri, sadece ortaya çıkan olayın anlamını değil, zamanlamasını da tespit edebilmektir. Eğer kişinin öngörüye yaklaşımı esas olarak transitlerle çalışmayı içeriyorsa, bu genellikle bu açıların tam olduğu partil denen dereceye denk gelen tarihlere bakmayı içerir.

Ancak durağan noktalar bu yorumların düzeltilmesinde önemli bir rol oynayabilir. Örneğin, Satürn’ün belirli bir yıl boyunca danışanın Güneş’ine kare yaptığını varsayalım. Efemeris veya bilgisayar programı bu karenin o yıl boyunca tam üç kez olacağını gösterebilir. Ancak çoğu zaman, bu açının en önemli tezahürlerinin, açı tam olduğunda değil, ancak bu kesin tarihlerden öncesinde veya sonrasında ve açının kesin olduğu günler civarında gerçekleştiğini keşfedeceksiniz. Çünkü Güneş / Satürn karesi, tutulmalar, diğer gezegenler transitleri- veya şimdi göreceğimiz gibi, durağan noktaları gibi diğer ikincil faktörler tarafından yıl boyunca tetiklenebilir.

Örneğin, danışanın yıl boyunca, Satürn’ü her seferinde biraz ileri veya geri girerek tam kare açıyı geçerken çeşitli zamanlarda durağan olacaktır. Bu durağan dönemlerin her biri o Satürn/ Güneş karesini güçlü bir şekilde aktive edecektir. Sonuç olarak, ilk bakışta üç kesin tetik noktası gibi görünen şey aslında beş veya daha fazla tetikleyici olabilir (özellikle bir tanesi o kare açı bölgenin her iki tarafındaki durağan noktalarını içeriyorsa). Kısacası, transitin kesin olduğu önemli zamanlara dikkat etmek yerine, tüm döneme ait durağan noktalarına dikkat etmek çok önemlidir. Her biri, bu transitin temsil ettiği ortaya çıkan dram hakkında daha fazla ipucu sağlayacaktır.

Bunun yanı sıra, durağan noktaları bize çok kısa bir süre önce yaklaşan eğilimlere erken bir bakış sunarak “gizlice önizleme” efekti dediğim şeyde rol oynayabilirler. Bunu göstermek için, Satürn Güneş karesini yaşayan danışan örneğimizde kalalım. Bu açı kesinleşmeden çok önce, Satürn zodyak boyunca yavaşça ileri ve geri ilerleyecek ve kırılgan noktaya doğru ilerleyecektir. Yön değiştirmeyi her durdurduğunda, bu durağan noktaya yaklaşmakta olan kareyi etkinleştirecek ve böylece daha sonra tam olarak gerçekleşecek olanlara erken ‘pencereler’ açarak hizmet edecektir. Satürn/Güneş  karesi yaşayan danışanımızın durumunda, patronlarıyla zorluklar veya işyerinde artan iş yükü gibi sorunların ortaya çıktığını görmeye başlayabilirler. Eğer öyleyse, tam karenin benzer şekilde işle ilgili olacağını veya hatta işten atılma veya işten çıkarılma tehlikesini göstereceğini gösterecektir. Bu bilgiden yola çıkarak, danışan daha dikkat ederek ya da alternatif istihdam olanakları için beklenmedik durum planları yaparak gerekli önlemleri alabilir.

Ray Grasse

Çeviren: Gülden Bulut